Gezi Parkı eylemleriyle ilgili yürütülen soruşturma kapsamında tutuklanan menajer Ayşe Barım, "cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüse yardım etme" suçlamasıyla hakim karşısına çıktı.
İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, sanık ayşe barım ve avukatları katıldı. Duruşmayı izlemek üzere oyuncular Serenay Sarıkaya, Merve Dizdar, Hande Erçel, Halit Ergenç, Bergüzar Korel, Metin Akdülger, Zerrin Tekindor, Ezgi Mola, Selma Ergeç ve Hakan Kurtaş gibi çok sayıda ünlü isim adliyeye geldi.
Duruşma, Barım’ın kimlik tespitiyle devam ederken, iddianamede yer alan detaylar dikkat çekti. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan 171 sayfalık iddianamede, Gezi Parkı süreci ve eylemlerin planlanmasında sorumlu tutulan kişiler hatırlatılarak, Ayşe Barım’ın Memet Ali Alabora, Osman Kavala ve Çiğdem Mater ile eylemler sırasında irtibat kurduğu belirtildi.
Gezi sürecinde sanatçılarla örgütlü hareket etti
HTS kayıtlarına dayandırılan iddianamede, Barım’ın Alabora ile ilk görüşmesini eylemlerin başladığı 30 Mayıs 2013’te, son görüşmesini ise 19 Haziran 2013’te gerçekleştirdiği, bu tarih aralığı dışında herhangi bir temasın bulunmadığı vurgulandı.
Ayrıca Barım’ın sahibi olduğu ID İletişim Danışmanlık A.Ş. bünyesindeki sanatçılarla birlikte sosyal medya üzerinden "occupyturkey" ve "DirenGeziParkı" etiketlerini sistemli olarak paylaştığı, Gezi Parkı eylemlerinin başlangıcından itibaren süreci örgütleyici bir rol üstlendiği ifade edildi.
İddianamede, Barım’ın sanat camiası adına aktif bir sorumluluk üstlenerek, bağlı olduğu sanatçıları Gezi Parkı’na yönlendirdiği ve bu faaliyetlerin planlı bir organizasyonun parçası olduğu öne sürüldü. Barım’ın Gezi sürecinde Alabora ile 3, Kavala ile 39, Mater ile ise 14 kez görüştüğü de iddianamede yer aldı.
Savcılık, tutuklu sanık Ayşe Barım’ın, "darbeye teşebbüse yardım" suçundan 22 yıl 6 aydan 30 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını talep ediyor.
